Hastalıklarımız Doğum Öncesi Beslenme ile mi İlgili

Hastalıklarımızın kökeninin (orijin) doğum öncesi sağlığımıza bağlı olduğunu söyleyen “fetal origins hypothesis” görüşü gün geçtikçe daha fazla taraftar toplamaktadır.

Yeni canlının yapı ve fonksiyonlarını etkileyen önemli bir faktörün anne adayının gebelikteki hormonal ve metabolik durumu ve beslenmesi olduğu fikri oldukça eskidir. Aynı gen yapısının farklı ortamlarda gelişmesi ile çok farklı bireyler ortaya çıkarılabilir. Büyümenin kritik dönemlerinde anne adayının hastalıkları veya dış etkiler doğacak bebeğin sağlığını etkileyebilir.

1911-1930 yılları arasında İngiltere, Hertfordshire’de 15726 kişi üzerinde yapılan bir araştırma doğum ağırlığı arttıkça kalp krizinden ölme riskinin azaldığını gösterdi. Amerika’da 70.000 ve Güney Gallerde 1200 kişi üzerinde yapılan araştırmalar da bu sonucu destekledi. Bu çalışmalara göre doğum ağırlığı yüksek olanlarda hipertansiyon, şeker ve kalp hastalıkları daha az görülüyordu. Bir düşünceye göre düşük doğum ağırlıklı bebeklerin böbreklerindeki süzme ünitelerinin sayıca daha az olması yüksek tansiyon ile sonuçlanıyordu. Hayvan deneyleri de bu sonuçları doğrular nitelikte idi.

Bebekte büyüme geriliği olması ileriki yıllarda hormonal ve metabolik hastalıklarının riskini artırıyordu. Yetersiz gelişimi olan bir bebeğin doğum sonrası hızla beslenip kilo alması aynı kıtlıktan çıkma gibi insülin direncine neden oluyordu. Bu durum, tip 2 şeker hastalığının gelişimi ile benzer özellikler gösterir.

Bu araştırmalar, bebeğin doğum öncesi beslenmesinin önemini gösteriyor. Bebeğin iyi beslenmesinin en önemli yolu anne adayının iyi beslenmesi gibi görünse de bu konuda ortaya çıkan sonuçlar biraz cesaret kırıcı. Matthews ve Yudkin adlı iki araştırmacı bebek ağırlığını artırmak üzere annelerin beslenmesini artırmayı denediler. Ancak anne adayının iyi beslenmesi bebek ağırlığı üzerinde yeterince etkili değildi. Montreal Diyet Dispanserinde yapılan bir araştırma annenin aşırı beslenmesi ile bebek ağırlığı arasındaki ilişkiyi ortaya koydu. Bebek başarılı bir parazit değildir. Yani anne adayından her koşulda gereksinimi olan her besini kendi dilediğince alamaz. Anne adayının aldığı besinler çok karöaşık bir hormonal ve metabolik orkestra tarafından anne ve bebek arasında pek de adil olmayan bir yöntemle bölüştürülür.

Yetişkin yaşlardaki sağlığı etkilemek için anne adaylarının hayatın hangi döneminde ve nasıl beslenmesi gerektiğini gösterecek daha çok sayıda çalışmaya gereksinim var. Anne adayı bebeğini düzgün besleyebilmek için gebeliği boyunca ideal miktarlarda beslenmeli ve ideal miktarlarda kilo almalıdır.