Klamidya

Belirti vermediği veya belirtiler çok silik olduğu için hastalığın gerçek sıklığı bilinmemektedir. Dünya sağlık örgütünün bildirilerine göre yılda ortalama 92 milyon yeni kişiye klamidya bulaşmaktadır.

Etken

Klamidya enfeksiyonunun etkeni Chlamydia trachomatistir.

klamidya trachomatis

Klamidya enfeksiyonları, kısırlık ve dış gebeliğe neden olan yumurtalık kanalı hasarları oluşturabilir.

Klamidya mikrobunun pek çok türü bulunur. Bu yazıda, D, E, F, G, H, I, J VE K türlerinden bahsedeceğim. L1-3 türleri ise lenfogranüloma venerim denilen ve yine cinsel yolla bulaşan bir hastalığa neden olur. O konuya ayrıca değineceğim.

Klamidya, hassas bir mikroptur. Bulaşma sonrası hücrelerin içine girer ve hücre içinde yaşar. Bu tür bakterilere zorunlu hücre içi bakteriler adı verilir.

Klamidya mikrobu virüsler kadar küçüktür. Ancak hem RNA, hem DNA içerdiğinden bakteri sınıfında yer alır.

Bulaşma

Bakteri hücre içinde yaşamak zorunda olduğundan, çıplak olarak değil, bir hücre ile birlikte bulaşır. Bunun anlamı, cinsel ilişki ile kolayca bulaşabilir. Ama etrafa bulaşan insan hücreleri çok çabuk öleceğinden içinde klamidya mikrobu olsa bile bulaşma gerçekleşmeyecektir.

Bulaşma, yetişkinlerde cinsel ilişki ile olur.

Hastalık

Kadınlarda üretrit (idrar kanalı enfeksiyonu), servisit (rahim ağzı kanalı enfeksiyonu) ve pelvik enflamatuar hastalık (karın zarı enfeksiyonu) yapabilir.

Hastalık, bulaşma gerçekleştikten 7-21 gün sonra ortaya çıkar. Bu döneme kuluçka dönemi veya inkübasyon periyodu denir. Dikkat edilirse, belirtilerin ortaya çıkması değil, hastalık diye bahsettim. Çünkü hastalık, belirtileri çok şiddetli değildir. Uzun süre belirtileri hissedilmeyecek şekilde kaldıktan sonra ortaya çıkabilir. Mikrop, önce idrar yolları veya rahim ağzına bulaşır. Asıl sorun ise yumurtalık kanallarında çıkar. Örneğin klamidya ile enfekte olmuş bir rahim ağzından spiral takıldıktan sonra yumurtalık kanalı abseleri ortaya çıkabilir.

Klamidya mikrobunun bulaşması sonrası kadınların %75, erkeklerin %50’sinde belirti ortaya çıkmaz.

Üretrit (idrar yolu enfeksiyonu) olgularında dizüri (idrar yaparken yanma), servisit (rahim ağzı kanalı enfeksiyonu) olgularında akıntı, ilişki sonrası kanama, PID (karın zarı enfeksiyonu) olgularında kasık ağrısı ve hafif ateş görülebilir. Endometrit (rahim iç tabakası enfeksiyonu) çok nadirdir. Bu olgularda adet düzensizliklerine rastlanabilir.

Klamidya mikrobu, yumurtalık kanalında abse ve hasara neden olabildiğinden kısırlık ve dış gebelik risklerinde artışa neden olur.

Klamidya enfeksiyonu, sıklıkla genç yaşlarda görülür. Bu nedenle kronik klamidya enfeksiyonu sırasında gebe kalma veya gebelikte klamidya bulaşması olasılığı vardır. Gebelikte klamidya servisiti olan olgularda koryoamniyonit (zarların mikrop kapması), erken membran rüptürü (suların erken gelmesi), düşük veya doğum sonrası endometrit (rahim iç tabakası enfeksiyonu) riskleri artar.

Klamidya mikrobunu rahim ağzında taşıyan bir anne, vajinal doğum esnasında bebeğine bulaştırabilir. Annenin rahim ağzında mikrop varsa bebeklerin yarısında enfeksiyon ortaya çıkar. Bebeklerde en sık görülen enfeksiyon, göz enfeksiyonu (neonatal konjonktivit) şeklindedir. Doğumdan ortalama 2 hafta sonra gözde kızarıklık ve akıntı başlar. Klamidya konjonktiviti, körlüğe neden olabilir. Daha nadiren bebekte akciğere mikrobun yerleşmesi ile zatürre (pnömoni) olabilir. Zatürre, doğumdan 1-3 ay sonra ortaya çıkar.

Tanı

Tanı genellikle muayene ile konabilir.

Tanısı şüpheli olan olgularda kültür çok iyi tanı koydurucu değildir. Zorunlu hücre içi mikrobu olduğundan yapay besi yerlerinde üretilemez.

DFA, ELISA ve PCR gibi yöntemler kullanılır.

Tedavi

Azitromisin 1 gr oral tek doz veya

Doksisiklin 100 mg 2×1 oral 7 gün veya

Eritromisin baz 500 mg oral 4×1 7 gün veya

Eritromisin etilsüksinat 800 mg oral 4×1 7 gün veya

Ofloksasin 300 mg oral 2×1 7 gün veya

Levofloksasin 500 mg oral 1×1 7 gün