İzlem Protokollerini Neden Yazdım

Sevgili anne baba adayı.

Gebe kaldığınız bu günlerden itibaren her şeyin yolunda gittiğini öğrenmek, bebeğinizin sağlığı hakkında öneriler almak ve size yol göstermesi için biz kadın hastalıkları ve doğum doktorlarına geliyorsunuz.

Gebelik doğal bir yaşam dönemidir. Bu dönemde yapılacak her girişimin bir yararı olmalı ve anne baba adayı tarafından onaylanmış olmalıdır.

Gebeliklerin çoğunda sizin veya bebeğinizin sağlığı ile ilgili önemli bir sorun yoktur. Kadın hayatının en büyüleyici süreci olan gebelik, çoğunlukla hiçbir müdahale gerektirmeden, sağlıklı ve normal seyreder. Yalnızca bu doğal dönemde bazı konularda nasıl davranmanız gerektiğini bilmez ve öğrenmek istersiniz. Bu aşamada anne adayı ile doğum doktoru arasındaki iletişim, bir hasta doktor ilişkisinden ziyade yaşam koçluğu ilişkisine benzetilebilir. Gebelik seyrinde bir hekimin en önemli görevi müdahale gerektirmeyen anne adaylarını saptayıp, sorun yaşayan olguyu seçmektir. Bu az sayıdaki sorunlu gebelik saptanır, tedavi edilebilecek sorunlar tedavi edilir ve geri kalanların sorunlarının en az şekilde geleceğe yansıması sağlanır.

Sorunsuz olan gebelerin de kadın hastalıkları ve doğum doktoruna danışacakları pekçok şey olacaktır. Tamamen normal olsa da bebeğin gelişiminin nasıl olduğu ve nasıl olması gerektiği konusunda anne adayı doktorundan bilgi almak ister. Hamilelik döneminde, günlük yaşama dair alışkanlıklarda küçük değişiklikler olur. Anne adayı; beslenme, giyim, egzersiz, iş yaşamı gibi düşünmeden uygulanan pek çok rutini gebelikte nasıl düzenleyeceğini doktorundan duymak ister. Biz gebelik boyunca size pek çok konuda teknik bilgiler sunarak yaşam koçluğu yaparız.

Bebek beklerken her hanımın yaşadığı küçük sağlık sorunları vardır. Bunlar tek başına bir hastalık olarak kabul edilemese de günlük hayatın akışını zorlaştırabilir ve gebeliğin büyülü zamanlarından yeterli keyif almayı önleyebilir. Bulantı, mide yanması, bacaklarda şişme, sırt ağrısı gibi bazı sağlık sorunları vardır ki neredeyse tüm anne adayları bu sorunlarla karşılaşır. Kadın doğum hekimi, bu sorunlar ile mücadelede uygulanabilecek basit yöntemler veya tedaviler için de anne adaylarına yardımcı olacaktır.

Bebek bekleyen birçok çift için gebelik olumlu bir deneyim olup, aile içi ilişkileri de güçlendirir. Aynı zamanda bu süreç diğer bebek bekleyen çiftler ile etkileşime girme gereksinimi duyan çiftler için destek sistemlerini de geliştirme zamanıdır. Özellikle kendilerinin ve doğacak bebeğin fiziksel, ruhsal sağlığına önem veren anne baba adayları bu dönemde doğum öncesi bakım ve yardım alma arayışı içinde olurlar. Bu nedenle, gebelik ve doğum ile ilgili kitaplar okur, araştırırlar.

Doğum, anne baba adayları için yaşamlarının en güzel deneyimi olarak tanımlanabilir. Gebelik süreci, eşlere anne baba olmayı öğrenme, uyum sağlama, planlama, hazırlık yapma fırsatı tanır.

Yirmi birinci yüzyıl ile birlikte otoriter sağlık sunucusu modelinin yerini kendi hakkında karar vermek isteyen hasta modeli aldı. Bu çok doğal ve gerekli bir süreçtir. Sonuçta her insan kendi kaderini kendisi çizmek ister. 1970’li yıllarda dünyada kadın hareketlerinin artması ile anne adaylarının doğuma ilişkin görüşleri, beklentileri, almak istedikleri doğum öncesi bakım şekilleri değişmeye başlamıştır. Kadınlar, artık gebelik süreci ve doğumun merkezinde olmayı istemekte, doğum stresiyle istediği yöntemlerle baş etmek, doğumu keyifli bir deneyim olarak yaşamak istemektedirler.

Bu aşamada hangi soruları sormak gerektiği çok önemlidir.

Pek çok konuda iki temel soru tipi vardır. Bunlardan biri neden, diğeri ise nasıl sorusudur. Neden sorusu, insanın merakının bir sonucudur ve bizi felsefeye götürür. Nasıl sorusu ise bilimin konusudur. Örneğin gebelik sırasında almanız gerekli olan kalori ve besin grupları belirlenmiştir. Nasıl bir beslenme düzeninizin olması gerektiği tamamen bilimsel bir konudur. Ancak neden böyle yemeliyim diye sorabilirsiniz. Bu konuda uzun konuşmalar ve yorumlar yapılabilir.

Anne baba adayları çevrelerinde pek çok fikir bulurlar. Bu fikirlerden çok azı bilimsel bilgi içerir. Çevremizi kuşatan bu fikir karmaşasına bir bakalım.

Adının başında profesör ünvanı olan herkes doktor değildir. Günümüzde sağlıkla hiç ilişkisi olmayan fizik, kimya hatta ekonomi profesörleri sanki doktormuş gibi bir tavır takınarak televizyonlarda cirit atıyor. Bu kişilerin söylediklerine sokaktan geçen bir kişinin söylediği söz kadar bile itibar etmemek gerekir. Çünkü bu kişiler belli çıkarlar uğruna çalışmaktadır. Ne yazık ki çıkarları ile sizin sağlığınız arasında hiçbir ortak nokta yoktur.

Çıkar savaşlarında bir diğer grup adının başında profesör eki olup tıp doktoru olanlardır. Bunlardan kimi tıbbın tamamen ilişkisiz başka branşlarında profesör oldukları halde gebeliğiniz hakkında ahkam kesmeye kalkabilir. Aslında onlara neden kendi işlerini yapmayıp eğitimini almadıkları bir branşa karıştıklarını sormak lazım. Burada da kişisel çıkar hesaplarını hissetmemek olanaksız.

Kimi kişiler sizlere söylediklerine dayanak olsun diye Avrupa ülkelerinden örnekler verirler. Çoğunlukla verdikleri örnekler doğru değildir ama hiç kimse doğru olup olmadığını araştırmaz. Fransa’da böyle yapılıyor yalanına inanmadan önce doğru olup olmadığını araştırmak gerekir.

Bu yazıları bir internet sitesinden okuyorsunuz. Ne yazık ki internet siteleri de salt doğru bilgilerden oluşmuyor. Aldığınız her bilgiyi mutlaka doğrulamanız gerekir.

Bunların yanına anne, teyze ve arkadaşların söyledikleri çıkar hesabı bulunmayan sözler çok masum olsa da onların da gerçek veya doğru ile ilişkisi şüphelidir.

Bilimsel bir bilgi, uzun süren ve milyonlarca hasta üzerinde yapılan araştırmalar ile elde edilir. Geçen ay komşusunun kızında aynı şey olması sizi de aynı sonun beklediğini göstermez.

Ne yazık ki kimi zaman bilimsel kökeni olmayan bu fikirlere doktorların bile inanıp hastalarına söylediği olur. Bu bölüm, gebe muayenelerinin önemini ve doğum doktoru seçmede dikkat edilecek noktaları içermektedir. Bunun için sizin de gebelik kontrollerinde neler yapıldığını ve neden yapıldığını bilmeniz çok önemlidir.

Bunca dezenformasyon arasında yolumuzu nasıl bulabiliriz?

Yapılan pek çok bilimsel çalışma ve yayın bir araya getirilerek oluşan kanaatlere göre bazı kararlar verilip bir klinik uygulama kılavuzu hazırlanır. Ülkelerin sağlık bakanlıkları veya meslek derneklerinin hazırladığı bu klinik uygulama kılavuzları güvenilir kaynaklardır.

Doğuma hazırlık, bebek bekleyen çiftlerin gereksinimlerini göz önüne alarak seçilen doktor muayeneleriyle gerçekleştirilmektedir. Tüm bu muayene ve görüşmeler, inanılmaz güzellikte bir buluşma içindir. Anne, sevgisi ile damıttığı en saf besin olan sütü ile en değerli parçasını büyütür.

Kliniğimde gebe muayenelerinde birinci sırada RCOG ve TC Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü’nün Doğum Öncesi Bakım İzlem Protokolü Genelgesi ekinde yer alan Doğum Öncesi Bakım Yönetimi Rehberi önerilerini alıyorum.

İngilizce’de “prenatal care” kavramı bizim dilimizde gebelik izlemi olarak ifade ediliyor. Gebelik izlemi konusunda hemen hemen her ülkenin belli aralıklarla gözden geçirilip yenilenen standartları vardır. Ülkemizde gebelik izlemi konusunda Türk Perinatoloji Derneği 2006 yılında bir standart hazırlamış ancak geçen zaman içinde bu standart güncelleştirilmemiştir. Ben gebe izleminde değişik ülkelerin standartlarını ülkemiz koşullarına uygulayarak izlediğim yolu ve anne baba adaylarına sunduğum önerilerimi bu bölümde derlemeye çalıştım.

RCOG, açık adıyla Royal College of Obstetricians & Gynaecologists, İngiltere’nin kadın hastalıkları ve doğum hekimleri derneğidir. Yıllardır kadın hastalıkları ve doğum hekimliğimizde kullandığımız kılavuz niteliğinde kitapları sıkça güncellerler. Böylece en güncel haliyle doğru ve bilimsel tedavi yapma fırsatı sunar.

Ben de sizler için RCOG kılavuzlarındaki bilgileri anlaşılır tarzda Türkçe’ye çevireceğim.

Gebeliğin bir hastalık olmadığını düşündüğümden izlemlerimde psikolojinizi ön planda tutarım. Size hangi testleri hangi aylarda uygulayacağım, gebelikle ilgili genel bilgilendirme, gebelik takip ve doğumla ilgili ayrıca bilgi verilecektir. Tüm gebelerimiz ister sezaryen isterse normal doğum yapsınlar sağlıklı anne, bebek ve aile için doğumlarının coşkularında kendileri de söz sahibi olmalıdır.

Uygun doktor muayeneleri ile doğuma hazırlandığınız takdirde;

  • Doğum eylemiyle baş edebilmeyi öğrenip olumlu bir doğum deneyimi yaşayacaksınız.
  • Korku – Ağrı – Gerginlik döngüsünü kendi baş etme mekanizmalarınızla yok edebileceksiniz.
  • Ağrısız doğumu öğrenecek
  • Bebek bakımına yönelik beceriler kazanacak
  • Kendinizi güçlü hissedecek
  • Gebelik, doğum ve doğum sonrası dönemdeki duygusal durumlarınız ile baş etmeyi öğrenecek
  • Kendinizi anne ve babalığa hazır hissedecek
  • Eşiniz ile aranızda güçlü ilişkiler ve verimli bir işbirliği oluşturabileceksiniz.