Gebelikte Kalp ve Dolaşım Sisteminde Ortaya Çıkan Değişiklikler

Gebelik ve kalp

Gebelikte kalp hastalıklarının tanısı çok önemlidir.

Bebeğinizin ve sizin organlarınızın artan beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için vücudunuzdaki kan miktarı ve bu kanı vücuda gönderecek kalbin çalışması artar.

Kan hacmi ile birlikte kalbin dakikalık atım hacmi de %30-50 oranında artar. Dinlenme sırasındaki kalp hızı 10-20/dakika atım artar. Gerek kalbin atım sayısı, gerekse kan hacminin artması ile kalbin bir dakikada gönderdiği kan hacmi artmış olur. Bunun en önemli sonucu, metabolizmanın hızlanmasıdır. Gebelikte kan basıncı ilk üç ayda düşme eğiliminde iken son üç ayda gebelik öncesi değerlere döner.

Gebelik ile kalp ve dolaşım sisteminde ortaya çıkan bu değişiklikler sağlıklı bir gebede kalp hastalığının var olduğundan şüphelenmemize yol açar. Kalbin iş yükü artmıştır. Rahimin büyümesi ile diyaftam ve kalp yukarı itilmiştir. Gebeliğin son aylarında hızla artan ödem de kalp hastalarında görülen ödeme benzer.

Diğer yandan gebeliğin ortaya çıkardığı bu belirtiler, gerçek kalp hastası gebelere tanı koymayı da zorlaştırır. Özellikle gebelikte kalp hızının artması, kalp ritmi bozukluğu ile karıştırılmamalıdır. Çarpıntı doğal olabilir. Ama ritminizde bozukluk varsa nedeni araştırılmalıdır.

Kanamayı önlemek için pıhtılaşama mekanizmaları da hızlanır. Gebeliğinin son aylarında sırt üstü yatıldığında büyüyen rahim, arkadaki büyük toplardamarlara baskı yapar. Bu durum tansiyonun düşmesine, bebeğe giden kan miktarının azalmasına neden olabilir. Bu nedenle son aylarda yan yatış pozisyonunda uyuma ve dinlenme önerilir. Bu, özellikle rahmin daha iri olduğu ikiz veya su dolu gebeliklerde daha büyük sorun oluşturur. Bu durum tansiyonunuzun düşmesine neden olabilir. Ancak bu çoğunlukla akademik bir konudur ve gereksiz stres oluşturmamalıdır. Çok özel durumlar olmadıkça yatış pozisyonu konusunda zorlamaya gitmemelisiniz.

Gebelikte hücre aralarında biriken sıvının toplanmasıyla oluşan ödem gebeliğin sonlarına doğru bacaklarda gözle görülür hal alır. Sol yan yatar pozisyonda durmak kan akımını hızlandırarak fazla sıvının vücut dışına atılmasını kolaylaştırır. Doğum sonrası, biriken bu sıvılar böbrekler vasıtasıyla atılır.

Doğum sırasında, rahim kasılmaları ile birlikte daha belirgin olmak üzere kalp atım hacmi ve tansiyon artar. Özellikle doğum ağrıları kalp hızını yükselterek oksijen tüketimini de artırır. Bu nedenle kalp hastalarında en riskli dönem, doğumdur.

Gebelikte ilk 20 haftada daha belirgin olmak üzere kan hacmi artar. Kanın sıvı kısmı şekilli elemanlarına göre daha belirgin artığından kan sulanmış olur.

Gebelik süresince toplam kan hacminiz doğuma hazırlık amacıyla 4 litreden 5 1/2 litreye çıkacaktır. Çocuk doğururken kan kaybı kaçınılmazdır, çünkü plasentanın rahim duvarından ayrılması kanama ile olur. Kan fazlası olduğunda bir miktar kan, risk olmaksızın kaybedilir.

Kan hacmi artışının çoğu son üç aylık dönemde gerçekleşir. Bol sıvı yanında günde

  • 60 mg demir
  • 125 mg kalsiyum
  • 1 mg bakır

almaya özen gösterin.

Plasentada demir transferi sadece tek yönlü gerçekleşir: Sizden bebeğe. Bebeğin karaciğerindeki demirin çoğu son üç ayda birikir. Depolanan demir bebeğin rahim dışındaki ilk dört ayında anne sütü veya mamadaki demir miktarının azlığını telafi edecektir. Bu nedenle gebeliğin son aylarında yeterli demir aldığınızdan emin olun..

Baygınlık hissi. (İlk 3 ay ve son 3 ay) Gebelikte damarlardaki gevşemeye bağlı olarak tansiyon düşebilir. Gebelikte kan şekeri düşebilir. Uzun süre ayakta kalmayın. Baygınlık hissettiğinizde hemen oturun veya uzanın. Yataktan hızlı bir şekilde kalkmayın. Sırt üstü yatıyorsanız önce yan dönün, bir süre bekleyip daha sonra oturun ve sonra ayağa kalkın. Gebeliğin son aylarında uzun süre sırt üstü yatmayın. Çok sıcak suyla uzun süre banyo yapmayın. Eğer aç iseniz ağzınıza bir kesme şeker atın. Az ve sık yemek yiyin; öğünlerinizi atlamayın.

Bacaklarda şişme. (Son 3 ay) Damarların genişlemesi ve yapısının bozulmasına bağlıdır. Bebeğin bacak damarlarına baskı yapması yanında vücudun su tutması da artırıcı nedenlerdir. Ayaklarınızı sık sık yükseğe kaldırın. Egzersiz yapın. Sıkı çorap, pantolon gibi giysiler giymeyin. Uzun süre aynı pozisyonda kalmayın.

Bacaklarda varisler. (Gebelik süresince) Damar kas tabakalarının gevşemesi ve bacak damarlarına büyüyen rahmin oluşturduğu baskıya bağlıdır. Bacak bacak üstüne atmaktan kaçının. Uzun süre ayakta ve hareketsiz kalmayın. Sıkı ve lastikli çorap giymeyin. Bacak egzersizleri yapın. Mümkün oldukça bacaklarınızı yükseğe kaldırarak istirahat edin. Gereğinde varis çorabı giyebilirsiniz.

Posted in: