Doğum Kontrol Haplarının Yararları

Doğum kontrol hapları içerdikleri kadınlık hormonlarının miktar ve özelliklerine göre doğum kontrolüne ek farklı yararlı etkiler oluşturabilirler.

  • Adetlerin daha düzenli olmasını sağlar
  • Adet sırasında kan kaybında azalma ve bu nedenle kansızlığı önleme
  • Adet ağrısında azalma
  • Adet öncesi gerginliğin azalması
  • Menopoz belirtilerinde azalma
  • Adete bağlı migrenin engellenmesi
  • Kemik mineral yoğunluğunda artış
  • Yumurtalık tümörlerinin sıklığında azalma
  • Yumurtalık ve rahim kanseri riskinde azalma. Son yıllarda uluslararası alanda yapılan araştırmalarda, doğum kontrol haplarının rahim kanseri riskini %50, yumurtalık kanseri riskini ise %40-50 oranında azalttığı kanıtlanmıştır.
  • Endometriozise bağlı kasık ağrısında azalma
  • İyi huylu meme hastalığı riskinde azalma
  • Kalın barsak kanseri riskinde azalma
  • Dış gebelik oluşma riskini azaltma
  • Cilt ve saçlar üzerinde yararlı etkiler. Doğum kontrol hapları hormonlar üzerindeki etkisiyle ciltteki yağlanmayı önleyerek sivilce oluşumunu engeller ya da var olan sivilceleri azaltır. Ayrıca doğum kontrol haplarının tüylenmeyi engelleyici etkisi vardır.
  • Düşük doz içeren doğum kontrol hapları, alternatif kullanım şekilleri ile adet öncesi gerginlik ve depresyonu engeller.
  • Doğum kontrolü açısından riskli yöntemlerin kullanılmamasıyla, istenmeyen gebelik açısından endişesiz bir cinsel yaşam sağlanması.

Doğum kontrol haplarının yumurtalık ve rahim iç tabakası kanseri olasılığını %50 oranda azalttığı ve bu koruyuculuğun yöntemi bıraktıktan 25-30 yıl sonrasına kadar sürdüğü vurgulanmalıdır. Ayrıca basit yumurtalık kistlerinin %75, kalın barsak kanserinin %20-30, myomların %30 daha az görüldüğü de bilinmektedir. Myom varlığında myoma bağlı ortaya çıkan adet kanaması şiddetlemelerini de önler.

Doğum kontrol haplarını üç ay ara vermeden sürekli kullanarak adet görme önlenebilir. Özellikle deniz sezonunda veya şiddetli adet ağrısı olanlarda doğum kontrol haplarının 3 ay ara vermeden kullanılması oldukça yaygındır.

Doğum kontrol ilaçlarının içinde bulunan progesteron eşdeğeri maddeler ise çok değişkendir. Her birinin sağladığı bazı etkiler içinde bulundukları hapın avantajlarını meydana getirir. Örneğin siproteron asetat erkeklik hormonu zıddı etkisi ile tüylenme ve sivilce oluşumunu önlerken drospirenen su atılmasını sağlayan etkisi ile ödem oluşumunu önler.

Doğum kontrol haplarındaki sentetik progesteronlarda doğal progesteronlara yakın olarak üretilen yeni kuşaklar da ülkemizde kullanılmaktadır. Bunların antiandrojen özellikleri kan lipid ve kolesterol düzeylerine olumlu etkileri bilinmekte ve 40 yaş üzerinde menapoza kadar kullanım avantajlarından bahsedilmektedir.

Drospirenon içeren hapların su ve tuz tutulumunu azalttığı, adet öncesi şişkinlik, sinirlilik gibi bulgular üzerinde de etkili olduğu gözlenmiştir.

Bu arada, günümüz düşük doz doğum kontrol haplarının kilo aldırmadığını ve tüm doğum kontrol haplarının tüylenme, akne ve sivilce tedavisinde faydalı olduğunu belirtmek önemlidir.

Doğum kontrol hapı kullanımında adet kanamaları düzenli olacak, adet ağrıları hafifleyecek, şiddetli, uzun adet kanamaları ve kansızlık daha az görülecektir. Bazen kanamalar bir, iki damlaya kadar azalabilir. Ultrasonografi ile rahim iç tabakası çok ince görülebilecektir. Bunun doğal bir durum olduğunu bilmekte yarar vardır. Rahim ağzındaki akıntının yoğunlaşmasıyla karın zarı, tuba ve yumurtalık enfeksiyonları ve dış gebelik gibi sorunlar daha az görülecektir.