15. Gün
Bugün ovumunuz (yumurta hücreniz) ile eşinizin sperminin birleşmesinden tek hücreli bir organizma oluşur. Birkaç gün içinde bölünmeye başlayan bu hücrenin adı zigot. Bu başlangıca hamile kalmak ya da döllenmek denilir.
Geriye dönüp baktığınızda, bu tarihi hatırlamıyor olabilirsiniz. Bazı kadınlar yumurtladıkları zamanı anlayabilir, bazıları anlayamaz. Her iki durum da normaldir. Spermin yola çıkmasından Fallop tüpünde (yumurtalıklarla rahmi bağlayan tüp) bulunan yumurtaya ulaşması yaklaşık 12 saat alır. Yüzlerce sperm yumurtaya yönelir, ama sadece bir tanesi yumurtanın dış yüzeyinden içeri girer. Bu döllenme süreci ilgili hücrelerin olağanüstü faaliyetine sahne olsa da, tıpkı hücrelerinizdeki başka bir faaliyetin ya da kırmızı kan hücrelerinin rutin üretiminin farkında olmadığınız gibi, döllenme sürecinin de farkında olmazsınız.
Spermler vajinaya bırakıldıktan sonra ortalama 1 gün yaşamaya devam eder. Yumurta da döllenmeden sonra üç gün daha yaşar. Döllenme için uygun cinsel birleşme de bu tarihler arasında olacaktır.
Oluşan her zigot genetik olarak benzersizdir. Her sperm ve her yumurtanın farklı olması gibi. Bunun tek istisnası tek yumurta ikizleridir. Onlar aynı yumurta ve aynı spermin ürünleridir.
16. Gün
Bugün ilk hücre bölünmesi olur. Sizin yumurta hücrenizle eşinizin sperminin oluşturduğu o tek hücreden iki hücreli bir kürecik oluşur. Bu hücre küreciği yumurtalık kanallarında serbestçe hareket eder. Kanalın içini döşeyen küçük tüylerin (cilia) hareketleri ve yerçekimi nedeniyle oradan oraya gider.
Önce bağışıklık sisteminin çalışmasını önleyen bir protein olan Erken Hamilelik Faktörü (EHF) üretilir. EHF olmazsa bedeniniz, gelişmekte olan bebeği bakteri veya virüs gibi bir yabancı madde sanıp saldırır. EHF olduğunda, bebeğiniz risklerden uzak gelişmeye devam edebilir.
17. Gün
Son yirmi dört saat içinde birbirinin eşi iki hücrede üç ya da dört hücre bölünmesi daha oldu. Birbirine sıkı sıkıya bağlı, katı bir küre şeklinde iki hücre dört, dört hücre sekiz, sekiz hücre on altı hücre oldu. Başlangıçtaki hücre daha küçük birimlere bölündüğü için bebeğin toplam büyüklüğünde bir artış olsa bile, bu artış henüz çok azdır. Oluşan hücre kümesinin etrafını bir yumurtanın zarsı kabuğu gibi bir protein katmanı sarar.
18. Gün
On altı hücreden oluşan katı kürecik yumurtalık kanalının ucuna ulaşır. Yakında, rahmi kaplayan ve yüksek miktarda yağ ve şeker içeren dokunun (endometrium) salgılarıyla beslenmeye başlayacaktır. Bunun sonucunda hücre küreciği, yuvalanmaya hazırlık kapsamında bu salgıyı yapışkan hale getiren bikarbonat salgılar. Kısa bir zaman önce döllenmiş yumurta olan hücre küreciği hâlâ gözle görülemeyecek kadar küçüktür. Fakat bugün ya da yarın rahminize girecektir.
Proteinler bebeğin dokularının yapımı için gerekli olan amino asitleri içerir. Günlük önerilen protein miktarı 60 gramdır. Türkiye’de çoğu hamile kadının bu miktarı karşılamak için beslenme programına proteinden yana zengin gıdalar eklemesi gerekmez. Aşırı protein tüketiminin sağlığa bir yararı yoktur. Fitokimyasallar, aromalı otlar, baharatlar, tahıllar, bakliyat ve sebzeler gibi bitkisel kaynaklı gıdalarda bulunan biyolojik bakımdan aktif maddelerdir. Fitokimyasallar için önerilen bir günlük tüketim miktarı yoktur; bu maddelerin, hamile olsun olmasın, bütün kadınların sağlıklı olmasına yardımcı olma potansiyeli tartışmasızdır. Besin destekleri ya da zenginleştirilmiş gıdalar yerine doğal gıdalar, özellikle meyve, sebze, bakliyat ve tam tahıllar en güvenli kaynaklardır.
19. Gün
Hücre kümeciğinde önemli bir değişiklik meydana gelir. Hücreler tarafından salınan sıvı, hücre küreciğinin merkezine birikir ve hücreleri iki gruba böler. Dışarıda kalan grup gebeliği destekleyen plasentayı, embriyonik disk adı verilen içeride kalan grup ise bebeği oluşturur. Ortasında boşluk olan bu hücre küreciğine blastokist denir.
Hücre küreciği henüz rahminize girmediyse, bugün girecektir. Beden, hücre küreciğinin salgıladığı EHF nedeniyle daha bebeğin varlığının farkında değildir. Hücre küreciği rahminizin yüzeyinde durduğunda, yuvalanma (implantasyon) süreci başlar. Yuvalanma sırasında teması gerçekleştiren dıştaki hücreler rahim yüzeyindeki hücrelerle birleşir. Yuvalanma hücre küreciğini korur ve sizin kanınızdan hücre küreciğine oksijen ve besin maddeleri akışını sağlar.
Gıdaların işlemden geçirilmesi içerdikleri besin değerini azaltabilir. Taze gıdaların donmuş gıdalara, donmuş gıdaların da konserve gıdalara göre besin değeri daha yüksektir. Tüm pişmiş sebzelerde besin değerini muhafaza etmek istiyorsanız, buharda, ızgarada ya da mikrodalgada pişirin.
20. Gün
Eğer hücre küreciğini iki hücre grubuna ayıran sıvı, hücre küreciğinin merkezine hâlâ geçmediyse, bugün geçecektir. Sıvıyla dolu hücre küreciği rahminizin yapışkan yüzeyinde durur. Hücre küreciğinde şimdi yüzlerce hücre vardır. Bunlardan bazıları küreciğin içinde bir tümsek oluşturmak için bir araya toplanır.
Hamileliğin bazı erken işaretleri arasında memelerin ya da meme başlarının karıncalanması ya da hassaslaşması, bulantı, aşırı yorgunluk, âdet görmemek ya da vajinal lekelenme yer alır. Eğer önceki bebeğinizi emzirmeyi yeni kestiyseniz göğüsteki değişiklikleri saptamak güç olabilir.
21. Gün
Yuvalanma devam eder. Rahime yapışan hücre küreciği 0,1 mm’dir. Yani bir nokta kadar. Yuvalanma sırasında hücre küreciği rahim yüzeyindeki bazı dokuları yerinden ederek orada kendine yer açar. Bunun sonucu hafif bir kan lekesi olabilir. Bu lekelenmeyi hafif bir âdet kanaması sanmayın. Bu, hamileliğinizin başladığının işaretidir. Halk arasında üste görme adını alır.
Hamilelik boyunca tüketilecek beş harika şey vardır: Portakal suyu, yoğurt, brokoli, baklagiller (kuru fasulye ve mercimek gibi) ve incir. Taze ya da kuru incirde çoğu sebze ve meyveye göre daha fazla lif, muzdakinden daha çok potasyum ve bol miktarda kalsiyum ve demir bulunur. Merhaba yağsız incirli kurabiyeler!
Bir bebeğin meydana getirilmesi bir binanın meydana getirilmesine benzer. Çerçeve ayrıntıdan önce gelir.
